Türk İhracatçıları Malezya’da Yeni Fırsatlar Peşinde

Türk İhracatçıları Malezya’da Hedef Büyütüyor

Nurdoğan A. ERGÜN Türk ihracatçıları, Güneydoğu Asya’nın parlayan yıldızı Malezya’da yeni fırsatların peşinde koşuyor. Küresel ekonomik daralmanın etkisiyle, ana pazarları Avrupa’da zorluklarla karşılaşan ihracatçılar, Ticaret Bakanlığı’nın “Uzak Ülkeler Stratejisi” çerçevesinde Malezyalı satın almacılarla bir araya geldi. Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) öncülüğünde, Uluslararası Rekabeti Geliştirme Etkinliği (UR-GE) desteğiyle İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçı Birliği (İDDMİB) işbirliğinde 20 firmadan oluşan bir heyet, Malezya’ya çıkarma gerçekleştirdi.

Etkinlik süresince, Malezya Kraliyet Ailesi’nden önemli isimlerin de aralarında bulunduğu 60’tan fazla satın almacıyla B2B görüşmeleri yapan Türk iş insanları, bölgede yeni işbirliklerinin kapısını araladı. Türk firmaları, dünya mutfak ürünleri pazarında lider olan Çin’in komşusu Malezya’da, Çin ürünlerine karşı ‘kalite’ vurgusunu öne çıkararak, Malezya pazarındaki mevcut %0.3 olan paylarını en az %2.5’e çıkarmayı hedefliyor.

450 milyar dolara yaklaşan Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) ile dünyanın 37. büyük ekonomisi olan Malezya, sadece bir hedef pazar olmanın ötesinde, 500 milyon kişilik ASEAN bölgesine açılan bir kapı olma potansiyeli taşıyor. 2023 verilerine göre Türkiye’nin Malezya’ya yaptığı ihracat 490 milyon dolar iken, bölgeden yaptığı ithalat ise 4.1 milyar dolar düzeyindedir.

“Sadece Pazar Değil, Karlı Pazar Arıyoruz”

İDDMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve EVSİD Başkanı Talha Özger, düzenlenen ticaret heyetleriyle hem ülke hem de sektör ihracatına katkı sağlamak istediklerini belirterek, “Malezya’nın zor bir pazar olduğunu biliyoruz ama burada olmak büyük önem taşıyor” dedi. Asya ülkeleriyle ticaret yapan firmaların bulunduğunu ancak sayısının yetersiz olduğunu dile getiren Özger, “Burada büyük bir oyuncu olan Çin var. Biz de bu pazara girmek için mücadele ediyoruz. Farklı tasarımlar ve kaliteli hizmetle bu pazara giriş yapabileceğimize inanıyoruz. Ülke markamız güçlendikten sonra, bu ülkelerde de başarılı olabileceğimiz örnekler mevcuttur” şeklinde konuştu.

Asya’nın dünya mutfak eşyaları pazarından aldığı payın %10 olduğunu belirten Özger, “Bizim dünya genelindeki payımız ise %2.5. Malezya pazarındaki payımız ise %0.3. Bu oranı artırmalıyız ve yalnızca pazar değil, kârlı pazar peşinde koşmalıyız. Bu nedenle pazar çeşitlendirmesi yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Özger, sektörde Malezya’ya ağırlıklı olarak satılan ürünlerin cam ve plastik eşyalar olduğunu da vurguladı.

İhracatta Yıl Sonu Beklentisi 3.5 Milyar Dolar

Türk mutfak eşyaları sektörünün net ihracatçı olarak Çin’den sonra ikinci sırada yer aldığını kaydeden Özger, bu durumun üretimin gücünü gösterdiğini belirtti. 2023 yılında sektörün 3 milyar 350 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini açıklayan Özger, “Dünya ticaretindeki daralmayla birlikte bu yılın ilk 10 ayında ihracatta %1.2’lik bir düşüş yaşadık. Ancak yıl sonunda bu daralmayı kapatıp 3.5 milyar dolar düzeyinde bir ihracat bekliyoruz” dedi.

Daralan pazarların başında Avrupa ve Ortadoğu’nun geldiğini aktaran Özger, “Biz pes etmiyoruz, tüm gücümüzle çalışıyoruz. Daralan pazarları alternatif pazarlarla kapatmaya gayret ediyoruz. Aynı zamanda Suudi Arabistan gibi eski pazarlar da geri dönmeye başladı. Neon projesi ile hızlı büyüyen bu pazarı fırsata çevirmek istiyoruz. Suudi Arabistan’da modern kanallara girmek ve yüksek fiyatlı ürünlerin satıldığı bu pazarda yer almak istiyoruz. Mısır da geri döndü. Ödeme sorunları çözülürse metal mutfak eşyaları için Mısır büyük bir pazar potansiyeli taşımaktadır” diye konuştu.

“Rekabetçilik Mottosuyla Daha Güçlü Oluyoruz”

EVSİD olarak ‘birlikte hep beraber’ mottosuyla hareket ettiklerini ve buna ‘rekabetçilik’ adını verdiklerini ifade eden Talha Özger, “Mottomuz bu. Sahada rakip olsak bile salonda birlikteliğimizi sürdürüyoruz. Gittiğimiz ülkelerde birbirimizin katalogunu ve çantasını taşıyarak, satın almacıların kapısında birlikte bu işi yapmaya çalışıyoruz. Burada marka değil, ülke için mücadele ediyoruz” dedi. Özger, 365 derece iletişim halinde olduklarını ve bu birlikteliğin diğer sektörlere de rol model olduğunu belirtti.

“Sanayici Finansör Değil, Finanse Edilen Olmalı”

Sanayicinin yatırım, yenilik ve istihdam gibi konularda adım atabilmesi için finansmana rahat ulaşması gerektiğini vurgulayan Özger, “Bu konular sadece sözle çözülemez, ülke politikası haline gelmesi gerekmektedir. Paranın tüketicide değil, üreticide olması gerekiyor. Yani sanayicinin finansör değil, finanse edilen olması gerekiyor. Çünkü ülkemizde sanayici ve ihracatçı olmak kolay değil. Sanayici yenilik yapacak, yer alacak, istihdam sağlayacak ve ihracat yapacak; tüm bunlar için finansmana ihtiyaç duyuyor. Bugün vadeler konusunda sıkıntılar yaşanıyor. ‘Tüm vadeleri geri çekiyorum’ da diyemezsiniz; bu durumda piyasa kilitlenir” değerlendirmesini yaptı.

“Kur 50 TL Olsa Bile İhracat Yüzde 20 Büyümez”

İhracatçıların en büyük şikayet konularından biri olan düşük döviz kuru hakkında yorumda bulunan Özger, “Temel beklenti, kurun enflasyon oranında artmasıdır. Ancak kur bugün 45-50 TL de olsa ihracat %25-30 oranında büyümez. Ne olur? İhracatçının kârlılığı artar. Şu anki durum, ihracatçı ve sanayicinin çarkları döndürmek için çaba sarf etmesi gerektirdiğini gösteriyor. Kârlılığımız giderek eriyor. Biz her dönem direndik. Pandemide kısıtlamalar varken çarkları döndürdük, mevduatlarımızı TL’ye çevirdik ve enflasyonla mücadele için indirimler yaptık. Her zaman elimizi taşın altına koyduk ve bugün gövdemizle birlikte taşın altındayız. Bu dönemin de geçici olduğuna inanıyoruz ve pozitif etkilenerek, güçlenerek daha iyi sonuçlar elde edeceğimizi düşünüyorum. Evet, bu süreç sancılı olacak. Sorunlar her zaman vardı ve olmaya da devam edecek. Biz de çözüm yollarını bulacağız. İştahımız ve enerjimiz var” şeklinde konuştu.

Perakende Devi AEON Mayıs’ta Türkiye’de

Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da gerçekleştirilen ikili iş görüşmelerinde Türk ürünlerinin kalitesini ve tasarımını yakından inceleyen Japon kökenli perakende devi AEON zincirinin satın almacılarının, Türk ürünlerini daha detaylı incelemek ve görüşmelerini ilerletmek amacıyla 22-23 Mayıs 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek olan Invitation Only 2025 etkinliğine katılacakları bildirildi. 1969 yılında Japan United Stores Company (JUSCO) olarak Japonya’da kurulan AEON, halen Malezya genelinde 178 mağaza ile AEON, AEON Mall, Aeon MaxValue Prime, Aeon Wellness, Daiso ve MyAEON2go gibi farklı konseptlerle hizmet vermektedir.