Su Ürünleri Sektöründe Türkiye’nin Yükselişi
Türkiye, su ürünleri pazarında dünya genelindeki ticarette önemli bir konuma sahip olmaya başlıyor. Sektördeki liderler arasında yer alan Türkiye, üretiminin yüzde 80’ini Avrupa, Japonya, Rusya gibi 100’ün üzerinde ülkeye ihraç ederek 26’ncı sırada bulunuyor. Geçen yıl 1.7 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştiren sektör, bu yıl için 2 milyar dolarlık bir hedef belirledi. 2030 yılına kadar ise 5 milyar dolarlık ihracat gelirine ulaşmayı hedefliyor.
Su Ürünleri İhracatında Katma Değer ve Rekabet
İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği (İSHİB) Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun’a göre, Türk somonundan yapılan fümenin yüzde 100 katma değer sağlarken, levrek ve çipura filetosu da bütün balığa göre yüzde 80-90 birim fiyata katkı sağlıyor. Sagun, sektörün gelişmiş üretim tesisleri sayesinde Avrupa gıda sağlığı hijyen standartlarının üzerinde her tür katma değeri üretebildiğini belirtiyor. Ancak yüksek faiz oranları ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar nedeniyle rekabetin zorlaştığını vurguluyor.
Sasu: Ton balığı işleyerek katma değer sağlayan Sasu, ürünlerini Moğolistan, Senegal, Fildişi Sahilleri, Gabon, Maldivler, Hindistan ve Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Online satışlara ağırlık veren firma, Türkiye’deki perakende raflarında yeterince yer alamamaktan şikayetçi.
Sağdıçlar: Farklı sektörlerde faaliyet gösteren Sağdıçlar Balıkcılık, suşi üretimine başlayacaklarını duyurdu. İhracatın cironun yüzde 60’ını oluşturduğunu belirten firma, Avrupa ülkeleri, Japonya, Ortadoğu ve Amerika’ya ürün satışı gerçekleştiriyor.
Sastaş: Sastaş, hamsiyi marine ederek Avrupa’ya ihraç ediyor. Özellikle AB’nin Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde tercih edilen ürünleriyle dikkat çeken firma, Türk hamsisini en kaliteli olarak nitelendiriyor ancak ürünlerinde belirli boyut standartlarına dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor.