Küresel Isınma ve Turizm Endüstrisinin Dönüşümü
Günümüzde iklim değişikliği, ekonomik kalkınma ve sürdürülebilirlik tartışmalarının merkezinde yer alıyor. Bu bağlamda, turizm sektörü de iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltmak ve daha sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek adına önemli adımlar atıyor. Sektörün öncüleri, 2050 yılına kadar karbon ayak izini minimize ederek, yeşil dönüşüme büyük ölçekli yatırımlar yapma konusunda kararlı adımlar atıyor. Bu vizyon doğrultusunda, Coral Travel Group, Antalya’da bulunan Xanadu Resort Otel’de önemli bir çalışma toplantısı düzenledi. Toplantıya, uluslararası uzmanlar, finans ve sürdürülebilirlik alanında önde gelen isimler ile Türkiye’nin önemli otel yatırımcı gruplarından temsilciler katıldı.
Sürdürülebilir Turizmin Göz Kamaştıran Büyüme Potansiyeli
Antalya’da gerçekleştirilen bu özel toplantıda, King’s College London İşletme Fakültesi ESG ve Sürdürülebilirlik Bölüm Başkanı Prof. Marc Lepere, güncel veriler ve öngörülerle sürdürülebilir turizmin geleceğine ışık tuttu. Lepere’nin aktardığı verilere göre, küresel sürdürülebilir turizm pazarı 2033 yılına kadar yaklaşık 7,5 kat büyüme gösterecek. Ayrıca, 2023 yılında sektörün 1.71 trilyon dolar büyüklüğe ulaştığı ve önümüzdeki yıllarda %17,3’lük ortalama yıllık büyüme oranıyla 13 trilyon dolara yaklaşacağı öngörülüyor (Kaynaklar: Custom Market Insights, 2025 ve Precedence Research, 2024).
Farklı seyahat segmentleri de sürdürülebilirlik trendine uyum sağlıyor. Aile turizmi, en büyük segment olarak kalmaya devam ederken, solo seyahat edenler (solo travelers) yükselişte. Lüks turizm ise 2023’te 1.38 trilyon dolar büyüklüğe ulaşırken, 2032’ye kadar %7.9’luk büyüme ile 2.8 trilyon dolara ulaşması bekleniyor (Grand View Research).
Yeşil Dönüşüm ve Ekonomik Fırsatlar
Prof. Lepere, yeşil dönüşümün sadece etik bir tercih olmadığını, aynı zamanda ekonomik açıdan büyük fırsatlar sunduğunu vurguladı. Yatırımların çevresel sürdürülebilirlik kriterlerine uygun hale getirilmesinin, sektörün risklerini azaltırken finansal performansını da artırdığını belirtti. “İklim riski artık sadece çevresel değil, aynı zamanda finansal bir risk olarak karşımıza çıkıyor” diyen Lepere, otelcilik ve turizm sektörünün hızla adapte olması gerektiğinin altını çizdi. Yeni düzenlemelerin muhasebe ve finans piyasalarını köklü biçimde değiştirdiğini ve bu değişimlere uyum sağlayan işletmelerin rekabet avantajı elde edeceğine dikkat çekti.
Sürdürülebilir uygulamaların, şirketlerin karlılığını artırdığı ve gayrimenkul varlıklarının değerini koruduğu da vurgulandı. Yeşil enerji yatırımlarının doğru finansal araçlarla desteklenmesi, sektörün uzun vadeli başarısı için kritik önemde. Ayrıca, değişen sermaye piyasalarında şirketlerin sürdürülebilirlik ve esneklik prensiplerini benimsemeleri, rekabet güçlerini artıracak önemli bir stratejik adım olarak öne çıkıyor.
Uluslararası İş Birliği ve Sektör Liderleriyle Güçlü Koalisyonlar
Ufi Ibrahim, Energy & Environment Alliance (EEA) İcra Kurulu Başkanı olarak, otelcilik endüstrisinin küresel etkisine dikkat çekti. “Yatırımcılar ve sektör liderleri olarak attığınız adımlar, sadece konaklama sektörünü değil, aynı zamanda toplumları, ekonomileri ve gezegenimizi de şekillendiriyor” dedi. Ibrahim, EEA’nin amaçlarının, sektör liderlerine bilgi, teknoloji ve iş birliği olanakları sunmak ve sürdürülebilirliği finansal başarıyla bütünleştirmelerine yardımcı olmak olduğunu belirtti.
Türk Turizmcileri ve Sürdürülebilirlik Vizyonu
Coral Travel Group Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Bektaş, toplantıya ev sahipliği yapmanın önemine vurgu yaptı: “Türk turizmcileri olarak çevreye karşı sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Sürdürülebilir turizm anlayışını benimseyerek, sektörümüzde fark yaratmaya çalışıyoruz. Bu platformda, otelciler, akademisyenler ve uluslararası kuruluşlar bir araya gelerek bilgi ve deneyim paylaşımında bulunuyoruz. Bu tür etkinlikler, yeni teknolojilere ve trendlere hızla uyum sağlamamıza katkı sağlıyor.”
Ortak Çalışma ve Sürdürülebilirliğin Güçlendirilmesi
Toplantının sonunda, katılımcılar arasında sürdürülebilirlik, esneklik ve stratejik öngörüyü temel alan ortak bir çalışma modelinin geliştirilmesine karar verildi. Bu çerçevede, King’s College London, EEA ve Türk otelcilerinin ortak projeleriyle, sektörün sürdürülebilirlik alanında daha etkin adımlar atması hedefleniyor.