Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Gayrimenkul Zirvesi’nde Konut Piyasası ve Finansman Modelleri Tartışıldı

    Gayrimenkul Zirvesi’nde konut piyasasının dinamikleri ve finansman modelleri detaylı bir şekilde tartışıldı. Sektörün geleceği, yenilikçi çözümler ve yatırım fırsatları hakkında kapsamlı bilgiler edinin.

    Gayrimenkul Zirvesi'nde konut piyasasının dinamikleri ve finansman modelleri detaylı bir

    Hamide HANGÜL

    Gayrimenkul sektörünün en önemli çatı kuruluşu olan Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER), bu yıl 19’uncusunu gerçekleştirerek Gayrimenkul Zirvesi’ni düzenledi. Sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen zirvede, konut piyasasının canlandırılması için çeşitli çözüm önerileri ve yeni finansman modelleri masaya yatırıldı. Zirve sırasında DÜNYA’nın sorularını yanıtlayan GYODER Başkanı Neşecan Çekici, konuta erişim ve finansman sorunlarına dikkat çekti. Çekici, “Sektör olarak çığlık atmamız gereken günler yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Barınma Sorunu Alarm Veriyor

    Konut piyasasında ev sahipliği oranındaki düşüşe dikkat çeken Çekici, sözlerine şu şekilde devam etti: “Biz bir arada olmalıyız, bu önemli bir dönem. Erişilebilir konut krizi, dünyanın birçok ülkesinde yaşanıyor. Şu anda 1,6 milyar insan bu durumdan etkileniyor. Araştırmalara göre, önümüzdeki 10 yılda bu sayı, dünya nüfusunun yüzde 40’ına ulaşacak, yani 3 milyar insanı kapsayacak bir duruma gelecek. Bizde de alarm zilleri çalmaya başladı. Ekonomik sorunlarımız ve pandemiden sonra değişen alışkanlıklar, bizi harekete geçmeye zorunlu kılıyor. Barınma sorununda artık alarm veriyoruz. Konut sahipliği oranı yüzde 70 üzerinde sağlıklı kabul edilirken, bizde bu oran yüzde 55’lere kadar geriledi. Sorunların çözülmesi için konut satışlarının yeniden artması ve kiracılık tarafında yeni modellerin üretilmesi gerekiyor.”

    Yapay Zeka Bizim İçin de Var

    GYODER’in bu yıl 25’inci kuruluş yıl dönümünü kutladığını ve sektörün geleceğini yeniden şekillendirmek üzere bir araya geldiklerini vurgulayan Çekici, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Gayrimenkul endüstrisi olarak, yeniden başlat düğmesine basma zamanımız geldi. Geçmişteki tecrübelerimizden ve hatalarımızdan ders çıkararak, değişen dünya koşullarına uyum sağlayarak geleceği en iyi şekilde inşa etmek için birlikte çalışmalıyız. Türkiye ekonomisinin kalbi gayrimenkul sektörüdür. Biz, geleceğin mimarlarıyız. Bu nedenle, kendimizi daima hazır, motive ve en önemlisi ‘yeni’ tutmalıyız. GYODER olarak, barınma politikaları, sürdürülebilirlik ve finansman yöntemleri gibi kritik alanlarda çözüm önerileri sunan ‘Mavi Kitap’ı hazırladık. Tüm paydaşlarımızla bir seferberlik çerçevesinde gayrimenkul ve kentsel dönüşüm okuryazarlığı projeleri yürütmeye başladık. Yapay zeka artık bizim için de var.”

    Rixos Otelleri ve Tersane İstanbul Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, konuşmasında İstanbul’un zenginliğine katkı sağlamak amacıyla çeşitli projeler geliştirdiklerini belirtti. Tamince, “Bir turizmci olarak İstanbul için, İstanbul’un zenginliğine katkı sağlayacak bir şey yapabilir miyiz hayali bende hep vardı. Haliç’te, özellikle Tersane bölgesi ile ilgili bir proje söz konusu olunca bunun aradığım fırsat olduğunu düşündüm. Bu proje, İstanbul’un zenginliğine zenginlik katacak ve dünyadaki diğer şehirlerle İstanbul’u daha iyi yarıştırabilecek bir değer kazandıracaktır” dedi.

    Finansmana Yeni Çözüm Yolları

    GYODER zirvesinde düzenlenen panelde finansmana yeni çözüm yolları ele alındı. KONUTDER Başkanı Ramadan Kumova, yapı tasarruf sandıklarının Türkiye’de artık harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Kumova, “Yapı Tasarruf Sandıkları, Avrupa’da uygulanan ve insanların çalışırken sisteme dahil oldukları, biriken paranın zaman içerisinde finansmana dönüştüğü bir sistemdir. Bununla ilgili çalışmalarımız var. Eğer yapı tasarruf sandıklarını Türkiye’de oluşturup, gayrimenkul sektörü ile birleştirebilirsek, yastık altındaki altınların buraya aktarılabileceğine inanıyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl içinde yapı tasarruf sandıkları ile ilgili çalışmalarımız belli bir noktaya ulaşacak” ifadelerini kullandı.

    Finansman Modelleri Değişmeli

    AYD Başkanı Nuri Şapkacı, enflasyonun artmasıyla finansman ihtiyacının inanılmaz derecede pahalandığını belirtti. Şapkacı, “Krediyi şu anda yüzde 65 oranında kullanıyoruz. Geleneksel finansmandan çıkıp, daha yeni modelleri kullanmamız gerekiyor. Yani 15-16 yeni finansman yöntemi var, ancak biz çoğunu kullanmıyoruz” değerlendirmesinde bulundu. İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Engin Keçeli de arz talep dengesinin bozulduğuna dikkat çekti. Keçeli, “Bizim eksiğimiz fizibilite ve sermaye. İnsanlar önce fizibilite ve sermaye altyapılarını hazırlayıp projelerini öyle geliştiriyorlar. Proje gayrimenkul yatırım fonları konusunda son derece mutluyuz. Sektörün kurtuluşu olarak bakıyoruz. Regülasyonun doğru şekilde oluşturulup hızla başlanması gerekiyor. Alternatif konut üretmeye ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

    Temettü Dağıtanlara İyi Gözle Bakıyoruz

    GYODER zirvesinin öğleden sonraki oturumuna katılan Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül, borsada şu anda 48 adet gayrimenkul yatırım ortaklığı bulunduğunu belirtti. Gönül, “Bunların 2023 yılında değerleri 350 milyar liraydı ve bu yılı 550-600 milyar lira civarında bir değerle kapatacağımızı öngörüyoruz” dedi. Gayrimenkul yatırım ortaklıklarının vergisel avantajlarında değişiklik yaptıklarını ve ortaklıkların artık yüzde 10 kurumlar vergisi ödediklerini belirten Gönül, bunun yanı sıra temettü dağıtım zorunluluğu getirildiğini ve yatırımcılardan pozitif dönüş aldıklarını açıkladı. “Bu yıl GYF’lerin projelere yatırım yapmasının önünü açtık. Böylece sadece bitmiş değil, devam eden veya başlangıç aşamasındaki projelere de yatırım yapabiliyorlar. Mevcut GYF’lerden Proje GYF dediğimiz bu fonlara dönüşüm ve yeni Proje GYF kurulumu için çok sayıda başvurumuz var. GYF’lerin güncel değeri 104 milyar lira. 2024 sonunda yaklaşık 115 milyar lira gibi bir rakamla karşımıza çıkacaklarını tahmin ediyoruz. Bu da 2025 yılında yaklaşık 150 milyar liranın üzerinde bir fon büyüklüğüne ulaşacaklarını öngörüyoruz” dedi. Borsada temettü dağıtan şirketlere iyi gözle baktıklarını kaydeden Gönül, “Temettü aldığınız şirketi yıllarca taşımak, yatırımcının hoşuna gider” şeklinde konuştu.

    Türkiye Büyük Bir Kriz Yönetim Üstadı

    Zirvede bir sunum yapan Ekonomist Dr. Mahfi Eğilmez, Türkiye’nin büyük bir kriz yönetim üstadı olduğunu vurguladı. Sanayi üretiminde son yıllarda düşüş yaşandığını belirten Eğilmez, “Enflasyonu çözmenin yollarından biri büyümeyi düşürmektir. Tüm bunlara rağmen talebin canlı olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla arz ve talep arasında bir uyumsuzluk olduğunu söyleyebiliriz. Konut satışlarında da durum kötü değil. Geçen yılın aynı dönemine göre ikinci elde artış, birinci elde ise düşüş gözlemleniyor. Bu nedenle satışlar yüksek görünse de fiyatlar reel olarak bir gerileme içerisindedir” dedi. Beklentilerin iyileşmediği için enflasyonu düşürmenin zor olduğuna dikkat çeken Dr. Eğilmez, “2001 yılında yaşanan krizde bizim iyi bir yola girmemizi sağlayan, beklentileri düzeltmek olmuştur. Biz büyümeyle enflasyonu aynı anda düşürmeyi başaramadık. Tüm bunlara rağmen Türkiye büyük bir kriz yönetimi üstadıdır. Özel sektörümüz bu konuda oldukça dirençlidir ve atılacak adımların irrasyonel olacağını tahmin edebiliyor” diyerek sözlerini tamamladı.