Ukrayna’nın Rusya’ya Yönelik Saldırıları Sürerken, Dünya Liderleri Moskova’da Bir Araya Geliyor

Ukrayna’nın Rusya’nın başkenti Moskova’ya yönelik devam eden saldırıları devam ederken, Sovyetler Birliği’nin Nazi Almanyası’na karşı kazandığı zaferin 80. yıl dönümünü anmak amacıyla düzenlenen büyük etkinliklere katılmak üzere çok sayıda uluslararası lider Moskova’ya akın ediyor. Bu önemli etkinliğin gözdeleri arasında Çin Devlet Başkanı Şi Jinping de bulunuyor.

Şi Jinping’i taşıyan özel uçak, Moskova yakınlarındaki Vnukovo Uluslararası Havalimanı’na iniş yaptı. Ancak, bu önemli ziyaret öncesinde havalimanında yaşanan gelişmeler dikkatleri çekti. Uçağın inişi sırasında gerçekleşen insansız hava aracı (İHA) saldırısı nedeniyle, havalimanındaki tüm uçuşlar, Çin liderinin gelişinden yaklaşık üç saat önce geçici olarak durduruldu ve güvenlik önlemleri artırıldı.

Şi Jinping’in Moskova Ziyareti ve Görüşmeler

Çin Devlet Başkanı Şi Jinping’in, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştireceği görüşmenin büyük önemi bulunuyor. Bu görüşmede, iki liderin enerji işbirliği ve stratejik ortaklık konuları masaya yatırılması planlanıyor. Ayrıca, henüz tamamlanmamış olan ve büyük umutlarla inşası süren Sibirya’nın Gücü 2 doğal gaz boru hattı da gündemde olacak. Bu proje, Çin’in enerji ihtiyacını karşılamada kritik bir rol oynayacak ve iki ülke arasındaki enerji ortaklığını güçlendirecek.

Moskova’da Çok Sayıda Lider Katılacak Devlet Törenleri

Öte yandan, Moskova’da düzenlenecek olan büyük askeri geçit töreni ve “Zafer Günü” kutlamaları kapsamında, yaklaşık 29 dünya liderinin Moskova’ya gelmesi bekleniyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Zafer Günü kutlamaları vesilesiyle 8-10 Mayıs tarihleri arasında, tek taraflı ve üç gün sürecek bir ateşkes ilan etti. Bu karar, Ukrayna ile Rusya arasındaki devam eden çatışmalara bir nebze de olsa barış umudu getirmiş olsa da, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski, yaptığı açıklamada, bu ateşkesin en az 30 gün süreyle geçerli olması halinde kabul edebileceğini belirtti ve barış arayışlarının devam ettiğinin sinyalini verdi.