Antony Blinken, Suriye’nin geleceğine ilişkin yaptığı açıklamada, “Suriye’nin geleceğine Suriye halkı karar verecek” ifadesini kullandı. Bu bağlamda, tüm ulusların kapsayıcı ve şeffaf bir süreci destekleme, ayrıca dış müdahalelerden kaçınma sözü vermesi gerektiğini vurguladı.
Blinken, “ABD, bu sürecin sonucunda ortaya çıkacak olan gelecekteki Suriye hükümetini tanıyacak ve tam olarak destekleyecektir” dedi. Bu açıklamalar, Amerika’nın Suriye’deki siyasi durumun normalleşmesi konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor.
ABD Dışişleri Bakanı, Beşar Esad’ın devrilmesinin ardından Suriye’nin gelecekteki hükümetinin “güvenilir, kapsayıcı ve mezhepçi” olmaması gerektiğini belirtti. Bu durum, yeni hükümetin tüm toplulukların ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde yapılandırılması gerektiğini gösteriyor.
Yeni hükümetin, “azınlıkların haklarına tam olarak saygı gösterme yönündeki açık taahhütlerini yerine getirmesi” ve insani yardım akışına izin vermesi gerektiğini ifade eden Blinken, ABD’nin hükümetten “Suriye’nin terör için bir üs olarak kullanılmasını ya da komşularına tehdit oluşturmasını önlemesini ve her türlü kimyasal veya biyolojik silah stokunun güvence altına alınıp güvenli bir şekilde imha edilmesini sağlamasını” talep etti.
Ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden, Amerikan kuvvetlerinin Suriye’nin kuzeydoğusunda kalmaya devam edeceğini ve burada IŞİD’e karşı Kürt liderliğindeki Suriye Savunma Güçlerini destekleyeceğini belirtti. Şu anda, ülkenin kuzeydoğusunda yaklaşık 900 ABD askeri bulunuyor.