Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Sanayiciler Artan İthalat ve Koruma Önlemleri İçin Seslerini Yükseltiyor

    Sanayiciler, artan ithalat ve koruma önlemlerine karşı seslerini yükseltiyor. Türkiye’nin sanayi sektöründeki gelişmeleri ve alınan önlemler hakkında detaylar.

    Sanayiciler, artan ithalat ve koruma önlemlerine karşı seslerini yükseltiyor. Türkiye'nin

    Giriş ve Güncel Durum

    Koruma önlemlerine rağmen, özellikle hazır giyim ve konfeksiyon yan sanayi sektörlerinde ithalat artışı ciddi bir sorun haline gelmiş durumda. Üreticiler, artan ithalat baskısına karşı seslerini yükseltiyor. Özellikle ayakkabı, kadın giyim, fermuar ve tela gibi ürün gruplarında ithalat oranları %55 ile %70 arasında artış gösteriyor. Bu durum, sektörde yerli üretimin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor.

    Giriş ve Güncel Durum

    Türkiye’nin ve Dünyanın Ekonomik Gelişmeleri

    ABD Başkanı Donald Trump’ın getirttiği korumacı politikalar, küresel ticarette önemli bir dönüm noktası oluşturdu. Trump, göreve başladıktan sonra Çin başta olmak üzere birçok ülkeye ek gümrük vergileri uygulamaya koydu. Özellikle çelik, alüminyum ve otomobil sektörlerine getirilen %25’lik ek vergiler, toplamda 100 milyar dolar değerinde ek gelir sağladı ve bu rakamın 2025’e kadar 300 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

    Fiyatlandırma ve Rekabet Sorunları

    Yan sanayinin karşılaştığı en büyük sorunlardan biri, ithal ürünlerin düşük beyan edilerek ülkeye sokulması. Bu durum, hem fiyat istikrarını bozuyor hem de yerli üreticiyi olumsuz etkiliyor. Referans fiyat uygulaması kısa vadede çözüm olsa da, uzun vadede anti-damping önlemlerinin devreye alınması zorunludur. Ayrıca, devletin vergi kaybı ve kayıt dışı satışların artması gibi yeni problemler de ortaya çıkmaktadır.

    İç Piyasa ve Üretim Üzerindeki Etkiler

    Talep düşüşü, maliyetlerin artması ve finansal yükler, üreticilerin sürdürülebilirliğini ciddi şekilde tehdit ediyor. Özellikle, azalan siparişler ve yüksek faizler nedeniyle birçok firma iflas veya konkordato yoluna gidiyor. Bu durum, istihdam kayıplarına ve ekonomik daralmalara neden oluyor. Sanayimiz, yalnızca üretmek değil, aynı zamanda rekabetçi ve sürdürülebilir olmak zorunda.

    Maliyet Artışları ve Üretim Kaymaları

    Çalışma maliyetleri, özellikle işçilik ücretleri, sektörde en çok etkilenen kalemler arasında. 2025 itibarıyla, Türkiye’de net asgari ücret yaklaşık 556 dolar seviyesinde iken, Bangladeş’te 113 dolar, Mısır’da 120 dolar, Fas’ta 280 dolar, Özbekistan’da 160 dolar ve Vietnam’da 170 dolar seviyelerine ulaşmaktadır. Bu maliyet farkları, küresel markaların üretimlerini daha uygun ülkelerde yapmasına neden oluyor. Son 1.5 yılda, Türk hazır giyim sektörünün Mısır’a kaydırdığı üretim kapasitesi yaklaşık 150 milyon doların üzerinde tahmin ediliyor. Bu, konfeksiyon yan sanayisi açısından ciddi bir kayıptır ve üreticilerin rekabet güçlerini zayıflatmaktadır.

    Temel Sorun: Haksız Rekabet ve Çözüm Önerileri

    İç ve dış pazardaki genel talep daralması, ithalatın baskısının artmasına neden oluyor. Özellikle Uzakdoğu menşeli ürünlerin, değeri düşük gösterilerek ülkeye sokulması, yerli üreticiler için adil olmayan bir rekabet ortamı yaratıyor. Bu durum, tüm konfeksiyon yan sanayi alt kalemlerini olumsuz etkiliyor. Gümrüklerde düşük beyan edilen ürünler, devletin önemli vergi kayıplarına yol açarken, kayıt dışı satışlar da ikinci bir gelir kaybı oluşturuyor.

    Anti-Damping Uygulamaları ve Güncel Durum

    Çin menşeli fermuarlar için yıllardır uygulanan anti-damping vergisi, kg başına yaklaşık 3 dolardır. Ancak, cırt bantlar ve tela gibi ürünler için uygulanan anti-damping vergileri artık yürürlükte değildir veya uygulanmamaktadır. Özellikle, Çin ve Tayvan menşeli cırt bantlara yönelik anti-damping vergileri kaldırılmıştır. Ayrıca, plastik ve metal çıtçıtlar gibi ürünlerde gözetim uygulaması bulunmamaktadır.

    Sanayicilerin Çözüm Talepleri ve Gelecek Perspektifi

    Sanayiciler, kısa vadede Ticaret Bakanlığı’nın referans fiyat uygulamasını hayata geçirmesini talep ediyor. Ayrıca, döviz kurunun enflasyonla uyumlu hale getirilmesi ve üretim maliyetlerini azaltmak adına faiz oranlarının düşürülmesini istiyorlar. Uzun vadede ise, haksız rekabeti önlemenin en etkili yolu anti-damping önlemlerinin kalıcı olarak devreye alınmasıdır. Bu adımlar, sanayimizin sürdürülebilirliği ve rekabet gücü açısından hayati öneme sahiptir.