Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Pandemi Sonrası Yeme İçme Sektöründe Yatırım ve Kazanç Fırsatları

    Pandemi sonrası yeme içme sektöründe yatırım ve kazanç fırsatlarını keşfedin. Yenilikçi işletme modelleri, dikkat çekici trendler ve başarılı stratejilerle karlı yatırımlar yapma şansını yakalayın.

    Pandemi sonrası yeme içme sektöründe yatırım ve kazanç fırsatlarını keşfedin.

    Recep ERÇİN: Pandemi Sonrası Yeme İçme Sektöründe Kazanç Artışı

    Pandemi döneminin ardından yeme içme sektöründeki hareketlilik, yatırımcıların kazançlarını da gündeme getirdi. Franchise fuarı organizatörü Özhan Erem’in verdiği bilgilere göre, alternatif iş modellerinin getirdiği kazançlar oldukça dikkat çekici. Örneğin, bir çiğköfte dükkânının yıllık getirisi yer yer %350’yi bulurken, döner dükkânları da %105 oranında kazanç sağlayabiliyor. Türkiye’de bu yıl 22’ncisi düzenlenen Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı “Bayim Olur Musun?” fuarı sonrası bir araya geldiğimiz Medyafors Yönetim Kurulu Başkanı Erem, son birkaç yıl içerisinde franchise sistemine yatırım yapanların, mevduat, döviz ve gayrimenkul yatırımlarına kıyasla daha fazla kazanç sağladığını öne sürdü.

    Borsanın ivme kaybettiği, altın fiyatlarının dalgalı seyrettiği ve dövizin neredeyse sabit kaldığı günümüzde, enflasyona karşı birikimlerini korumak isteyenlerin, önümüzdeki dönemde faizlerin de düşeceği beklentisiyle, paralarını işe yatırma eğiliminde olacağına dikkat çeken Erem, şu ifadeleri kullandı:

    “Ekonomide taşların yeri değişecek. Faizin düşme ihtimali yüksek. Birikimi olanlar arsa, borsa, altın ve faiz yerine franchise sistemine yönelerek birikimlerini değerlendirebilir. Parayı işe yatırıp kazanç sağlama dönemi başladı. Örneğin, 500 bin liraya bir çiğköfteci açmak mümkün ve açtığınız aydan itibaren 50 ile 150 bin lira kazanç elde edebilirsiniz. Burada önemli olan ciro değil, net kazançtır.”

    Döner Çılgınlığı Devam Ediyor

    Fuarda en güçlü katılımın döner firmaları tarafından gerçekleştirildiğini belirten Özhan Erem, “Bir dönem burger çılgınlığı ön plandayken, daha sonra lokmacılar ve kahveciler de artış gösterdi. Ancak şu anda döner sektörü yeniden öne çıkmış durumda. Kafe zincirleri de bu sene oldukça fazlaydı. Bir firma, angus yetiştirerek, etlerini bayilerine doğrudan sağlıyor ve böylece fiyat avantajı oluşturuyor. Ancak franchise modelini iyi kontrol etmek gerekiyor. Son yıllarda fast food yerine fine dining dediğimiz, Happy Moon’s, Big Chefs, Midpoint gibi restoranlar da dikkat çekiyor.” diyerek sektördeki değişimleri aktardı.

    500 Bin TL’ye Dükkan Ortaklığı Mümkün mü?

    500 Bin TL’ye Dükkan Ortaklığı Mümkün mü?

    Bu yıl düzenlenen fuarda 30 binden fazla ziyaretçiyi ağırladıklarını ve 126 firmanın 200 marka ile fuarda yer aldığını kaydeden Özhan Erem, “Tahminlerimize göre 1 milyar dolarlık bir iş hacmi yaratıldı. Biz başlangıçta 500 milyon dolar bekliyorduk. Dünyanın en büyük franchise fuarlarından biri ABD’de, diğeri Fransa’da, üçüncüsü ise bizde gerçekleşiyor.” şeklinde konuştu.

    Girişim sermayesi yatırım ortaklığı denemeleri yaptıklarını aktaran Erem, şunları söyledi: “Bir şirket kurarak bayi adaylarını dahil edip dükkân açıyoruz. Kurumsal olarak girişim sermayesi yatırım ortaklıkları desteklenmeli. Melek yatırımcı gibi düşünenler, 500 bin lira yatıran bir kişi, 5 milyon liralık bir döner dükkânına ortak olma fırsatı bulabilir. Şu an 78 bin yatırımcı üyemiz var ve 800-1000 marka mevcut.”

    Rafa İhracat İçin Destek Şart

    Rafa İhracat İçin Destek Şart

    Yabancı markaları Türkiye’deki fuarda ağırladıkları gibi, Türk firmaların ve bayi adaylarının da yurt dışı fuarlara katılımı için çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Özhan Erem, devletin bu konuda yeterli destek vermediğini belirtti. “Devlet, genel ticaret fuarlarını destekliyor. Yurt dışına, örneğin mobilya fuarına yüzde 90 destek veriliyor. Ancak mal ihracatı çoğu zaman bir seferlik oluyor. Franchise sistemi ile kalıcı ihracat sağlamak mümkün. Yeme içme sektörü, kalıcı ihracat potansiyeli taşıyor. Örneğin, bir duvar kağıdı üreticisinin dünyada 130 dükkanı var ve çoğu franchise, bu sayede doğrudan rafa ihracat yapıyor. Bir kahve firması ise ithal ettiği kahveyi kavurarak, ona özel şurup üretim tesisi kuran zincirler arasında yer alıyor ve yakında global pazara açılmayı hedefliyor.” dedi.

    Erem, güçlü üretim kapasitesine sahip markaların yurt dışında mağazalaşmak yerine franchise modeline yönelmelerinin daha faydalı olacağına dikkat çekti. Özellikle giyim sektörünün, “Biz yemekçilerle aynı yerde mi olacağız?” düşüncesiyle bu fırsatlardan uzak durduğunu belirten Erem, Ticaret Bakanlığı’na da yurt dışında franchise alacaklar için özel kredi verilmesi gibi destek taleplerini ilettiklerini sözlerine ekledi.