Bisiklet Sektöründe %70 Daha Az Seragazı Salımıyla Rekabet Gücünü Artırıyor

Motorlu araçlara kıyasla %70 daha az sera gazı emisyonu salımı yapan bisiklet sektörü, küresel ölçekte yeni işbirlikleri ve stratejik ortaklıklar sayesinde hızla büyüyor. Bu gelişmeler, sadece sektördeki rekabeti güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada da önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Türkiye’nin sanayi ve gelişim odaklı yatırımlarıyla öne çıkan Nahita Holding, bu alandaki önemli bir satın alma hamlesiyle sektördeki konumunu güçlendirdi.

Uzun yıllardır farklı sektörlerde faaliyet göstererek ülkemizin dışa bağımlılığını azaltmaya çalışan holding, global bisiklet üreticisi Accell Group ile gerçekleştirdiği stratejik ortaklıkla dikkat çekiyor. Bu adım, sadece finansal değil, aynı zamanda inovasyon ve sürdürülebilirlik alanlarında da önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor.

Yönetimden Güçlü Bir Mesaj: “Geleceğin Ulaşımını Şekillendiriyoruz”

Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Temurtaş, bu önemli gelişmeye ilişkin şu açıklamada bulundu: “Bisan markamızla başlayan bisiklet yolculuğumuz, şimdi Accell Türkiye ile yeni bir döneme adım atıyor. Avrupa’nın önde gelen bisiklet üreticilerinden biri ile kurduğumuz bu ortaklık, vizyonumuzu ve hedeflerimizi güçlendiriyor. Bu sayede, sürdürülebilir ve çevre dostu ulaşım çözümleri sunmayı daha da geliştireceğiz.”

Türkiye’yi Bisiklet Üretiminde Bir Merkez Haline Getirme Hedefi

Bu ortaklık, Türkiye’yi sadece tüketici değil, aynı zamanda üretim ve inovasyon merkezi haline getirmeyi amaçlayan stratejik bir adım olarak görülüyor. Yusuf Temurtaş şöyle devam ediyor: “Accell Group’un Türkiye’deki operasyonlarını devralmak, sektörümüzdeki rekabet gücümüzü artırırken, yeni yatırımlar ve AR-GE faaliyetleriyle de ülkemizin küresel bisiklet üretiminde öncü olmasına katkı sağlayacak. Bu sayede, katma değeri yüksek, yenilikçi ve çevreye duyarlı ulaşım çözümlerine odaklanıyoruz.”

Üç Kuşaktır Süregelen Vizyon ve Sürdürülebilir Büyüme

Yusuf Temurtaş sözlerini şu şekilde tamamlıyor: “Çevre ve insana duyarlı yaklaşımımızla, sağlıklı ve mutlu nesillerin yetişmesine katkıda bulunmayı sürdürüyoruz. Yenilikçi ürün ve hizmetlerimizle, ülke ekonomisinin gelişimine destek olmaya devam edeceğiz. Üç kuşaktır devam eden yönetim anlayışımızla, Türkiye’de ve global arenada büyümek, inovasyonu teşvik etmek ve topluma değer katmak temel hedeflerimiz arasında yer alıyor. Bu yatırımlar, hem ekonomik kalkınma hem de sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşıyor.”