Macron ve Netanyahu Arasında Gerilim Sürüyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu arasında, Macron’un İsrail’e yönelik silah ambargosu talebinin ardından başlayan gerginlik devam ediyor. Bu durum, iki liderin birbirlerine yönelik sert eleştirilerde bulunmasına sebep oldu.

Macron, Paris’te düzenlenen ve 70 ülke ile birçok uluslararası kuruluşun katıldığı “Lübnan halkına ve egemenliğine destek” konulu konferansın açılışında yaptığı konuşmada, Netanyahu’nun Gazze ve Lübnan’a yönelik saldırılarını “barbarlığa karşı medeniyet savaşı” olarak nitelendirmesine sert bir şekilde yanıt verdi.

Netanyahu’nun sıkça kullandığı bu ifadeleri eleştiren Macron, “Son günlerde ‘medeniyetler savaşı’ veya ‘savunması gereken medeniyetlerden’ çokça bahsediliyor. Ancak barbarlığı savunarak medeniyetin korunması mümkün değildir.” şeklinde konuştu. Bu ifadeleriyle, her iki tarafın da çatışmalarını haklı çıkarmak için kullandığı söylemlere dikkat çekmiş oldu.

Netanyahu ise, önceki gün Fransız medya kuruluşları Europe1 ve Cnews’e verdiği röportajda, “Barbarlığa karşı medeniyet savaşı yürütüyoruz” ve “Bu savaşı sadece kendimiz için değil, aynı zamanda sizin için de veriyoruz” ifadelerini kullandı. Bu açıklamalarla, kendi politikalarını meşrulaştırmaya çalıştı.

Netanyahu, Macron’un bölgeye yönelik politikalarını eleştirirken, “Macron’la bir görüşme gerçekleştirdim ve bu durumdan hayal kırıklığına uğradım. Savaşın başında bizi destekledi, fakat zamanla pozisyonunu değiştirdi ve ortak çıkarlarımıza aykırı bir tutum sergilemeye başladı” ifadelerini kullandı. Bu sözler, iki lider arasındaki güvenin sarsıldığını gösteriyor.

Macron ile Netanyahu arasında İsrail’e silah ambargosu uygulanması konusunda yaşanan bu gerginlik, uluslararası ilişkilerde önemli bir tartışma konusu haline geldi. Macron, 5 Ekim’de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında kullanılacak silahların sevkiyatını durdurma çağrısı yapmıştı. Netanyahu ise bu açıklamaya tepki göstererek, Batılı liderlerin İsrail’e karşı silah ambargosu çağrılarını “ayıp” olarak nitelendirdi ve başta İran’a karşı verilen mücadelenin önemine vurgu yaptı.