Gelişen Haftanın Küresel Ekonomik Manzarası
Geçtiğimiz hafta, uluslararası piyasalarda dalgalı ve karmaşık bir seyir hakim oldu. ABD ve Çin arasındaki ticaret müzakerelerine dair ortaya çıkan iyimserlik, piyasalarda hafif bir moral kaynağı sağlarken, yatırımcıların genel olarak temkinli ve dikkatli duruşu devam etti. Bu ortamda, yeni haftada en çok merak edilen konu, ABD tarafından açıklanacak kritik enflasyon verileri olacak. Analistler, bu verilerin, ABD ekonomisinin mevcut durumuna ilişkin daha net ve kesin göstergeler sunacağını öngörüyor.
Global ekonomide enflasyon ve resesyon riskleri arasındaki ikilem, fiyatlamalar üzerinde etkisini sürdürürken, özellikle ABD’nin ticaret ortaklarıyla yürüttüğü müzakereler, piyasaların ana gündem maddesi olmayı sürdürüyor. Bu bağlamda, İsviçre’de gerçekleşen ABD-Çin görüşmelerinde, ABD heyetini Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer temsil ederken, Çin tarafını Başbakan Yardımcısı He Lifeng yönetti. Görüşmeler öncesinde, ABD Başkanı Donald Trump, Çin’e uygulanan gümrük vergilerinin yüzde 145’ten yüzde 80’e düşürülmesini teklif etti. Bu açıklama, müzakerelere dair umutları artırmış ve piyasaların dikkatini çekmiştir.
ABD ve Dünya Ekonomisinde Son Durum
ABD Merkez Bankası (Fed), geçtiğimiz hafta beklentilere paralel olarak faiz oranlarını yüzde 4,25-4,50 aralığında sabit tuttu. Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyon ve işsizliğin artabileceği, ekonomik büyümenin ise yavaşlayabileceği yönünde önemli uyarılarda bulundu. Bu açıklamalar, piyasalarda dikkatle izlenirken, özellikle faiz kararının ardından, New York Borsası haftayı negatif tamamladı. S&P 500 endeksi yüzde 0,47, Nasdaq yüzde 0,27 ve Dow Jones endeksi ise yüzde 0,16 değer kaybetti. Aynı zamanda, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi 4,39 seviyesine yükselirken, güvenli liman olarak görülen altının ons fiyatı yüzde 2,58 artışla 3.325 dolara ulaştı.
Avrupa ve Asya Piyasa Gelişmeleri
Avrupa borsalarında ise karışık bir seyir hakim oldu. ABD ile İngiltere arasında imzalanan ilk ticaret anlaşması, dikkatleri üzerine çekerken, İngiltere Başbakanı Keir Starmer’in sektörlere yönelik yaptığı tarife indirimi açıklamaları pozitif karşılandı. Ayrıca, İngiltere Merkez Bankası, politika faizini 25 baz puan indirerek yüzde 4,25 seviyesine çekti. Asya piyasalarında ise, ABD-Çin müzakerelerine dair beklentiler bölge genelinde yükseliş trendini destekledi. Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,83, Çin’de Şanghay Bileşik Endeksi ise yüzde 1,92 oranında değer kazandı. Bölge yatırımcılarının, ABD’nin müzakere tutumuna karşı duyarlılığı devam ederken, Hindistan-Pakistan arasında artan jeopolitik gerilimler, bölgedeki risk algısını tazeledi. Hindistan’ın füze saldırılarına karşılık Pakistan’ın iddialarına göre, Pakistan 5 savaş uçağını düşürdü ve bu durum, bölgesel tansiyonu yükseltti.
Yurt İçi Piyasalarda Son Durum ve Önümüzdeki Haftanın Takip Edilecekleri
Yurt içinde Borsa İstanbul, geçtiğimiz hafta yüzde 2,43 oranında artış göstererek, 9.390,51 puana yükseldi. Piyasanın önümüzdeki dönemde odaklanacağı temel göstergeler arasında, mart ayı ödemeler dengesi ve cari açık rakamları yer alıyor. Ayrıca, ekonomik göstergeler ve politik gelişmeler, yatırımcıların karar süreçlerini şekillendirmeye devam edecek. Bu bağlamda, iç piyasaların hareketlenmesi ve risk algısının şekillenmesi adına, önümüzdeki hafta açıklanacak ekonomik verilerin yakından takip edilmesi büyük önem taşıyor.