Recep ERÇİN ile Kordon Kanı Bankacılığı Üzerine Söyleşi
Kordon kanı bankacılığı ve kök hücre alanında önemli bir yere sahip olan Demet Sabancı Çetindoğan ile, hafta başında Pera Palace’da gerçekleştirdiğimiz bir kahve sohbetinde bir araya geldik. Çetindoğan, kordon kanı bankacılığı dışında kök hücre tedavileri üzerinde de çalışmalar yürüttüklerini vurguladı. Kendisi, 55 kişilik bir ekiple birlikte çalıştıklarını ve her alanda yüzden fazla hekimle irtibat halinde olduklarını belirtti.
Eksi 197 Derecede 15 Yıl Saklama Süresi
Peki, kordon kanı saklamanın maliyeti ne kadar? Bu sorunun yanıtını Demet Sabancı Çetindoğan’dan aldık. “Şu anda kordon kanı sayımız 45 bin civarında. Çoğu kordon kanı. Kordonun kendisi de saklandığında, çeşitli tedavilerde kullanılabiliyor. Aile isterse kordon kanı ve kordon da saklanabiliyor. Bu, bebeğinizin gelecekteki sağlık sigortası niteliğinde. İlk seferde 17-20 bin TL arasında bir saklama ücreti var. Daha sonra yıllık olarak 100 Euro ödemeniz gerekiyor. Saklama süresi 15 yıl ile sınırlı ancak eksi 197 derecede saklandığı için aslında daha uzun süreler boyunca da korunabiliyor” diye açıkladı.
Kaza Sonrası Erken Tedavinin Önemi
Sohbette, ONKİM Merkez Sorumlusu Pınar Hüner Omay da bu konularda bilgi verdi. Özellikle kaza sonrası nörolojik tedavilerde, erken müdahalenin başarılı sonuçlar doğurabildiğini belirtti. Omay, bütüncül tedavi yaklaşımının bir evresinin de kök hücre tedavisi olduğunu vurguladı. “Halk arasında ‘tavuk karası’ olarak bilinen hastalığın durdurulması ve hatta geriletilmesinde kök hücre tedavisinin etkili olduğunu gördük. Omurilik hasarı, ALS ve Parkinson tedavilerinde de bu yöntem kullanılmaya başlandı. Kordon kanı sayesinde birçok çocuk, çağ hastalıkları, lösemi ve lenfoma gibi rahatsızlıklarda kök hücre tedavisi aldı ve bu çocukların sağlıklı durumları devam ediyor” şeklinde konuştu.
Aileler Yanlış Yönlendiriliyor
Ne yazık ki, kordon kanı bankacılığı alanında da kötü niyetli kişilerin aileleri yanıltmaya çalıştığını ifade eden Demet Sabancı Çetindoğan, “Etik olmayan davranışlarla sıkça karşılaşıyoruz. Teknik olarak saklanması mümkün olmayan ürünlerin saklandığını duyuyoruz. Ailelerin bu konuda yanlış yönlendirilmesi oldukça üzücü” dedi. Ayrıca, “Bu kan geldiğinde sarılık, AIDS gibi hastalık risklerine karşı karantina tankına alınıyor. Doğum anında doktor ve hemşire tarafından alınan miktar, bazen yetersiz olabiliyor. Bazı duyumlar aldık; az olduğu veya hastalıklı olduğu halde para almak için aileye bu durumun söylenmediği ve saklandığı durumlar var. Tedavi için gönderilen kordon kanında 5 milyon hücre olması gerekirken, 4 milyon olanların 5 milyon varmış gibi gönderildiği iddiaları da mevcut. Kordon kanı bankacılığı yapan 6-7 firma var ama bizim gibi etik kurallara uygun çalışan birkaç tane bulunuyor” diyerek aileleri bu konuda dikkatli olmaları için uyardı.