Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Açıklamaları
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TRT’nin bu yıl sekizincisini düzenlediği TRT World Forum 2024’ün kapanış oturumu olan ‘Küresel Ekonomik Belirsizliğin Ele Alınması: Dayanıklılık Stratejileri’ başlıklı panelin açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Şimşek, ABD’nin gelişmekte olan ülkelere yönelik artan tarife uygulamalarının olumsuz etkilerine dikkat çekti. Şimşek, Türkiye’nin bu tür zorluklara karşı nasıl bir strateji geliştireceğini şöyle ifade etti:
- Türkiye’nin Korumacı Eğilimlere Direnci: “Türkiye, ticarette artan korumacı eğilimlere karşı dayanıklıdır. Gümrük Birliği’ni de eklediğimizde 54 ülkeyle serbest ticaret anlaşmamız bulunmaktadır. Bu, toplam ihracatımızın yaklaşık yüzde 62’sine denk geliyor. Şu anda kapsamlı ticaret anlaşmaları için görüşmelerimizi sürdürdüğümüz başka ülkeler de mevcut.”
- Coğrafi Avantajlarımız: “Türkiye, yakın ve dost ülkelerden tedarik eğilimlerinde avantajlı bir konumda. Orta Asya, Orta Doğu, Balkanlar, Avrupa Birliği ve Kuzey Afrika ile olan ilişkilerimiz, hem coğrafi yakınlığa hem de dostluğa dayanmaktadır. Ayrıca, ulaşım yolları aracılığıyla bölgesel bütünleşmeyi ve bağlantısallığı güçlendirme konusunda önemli avantajlarımız var.”
Türkiye’nin Borçluluk Oranı ve Ekonomik Dayanıklılığı
Bakan Şimşek, Türkiye’nin Orta Koridor üzerinden küresel ticaret için sunduğu fırsatları vurguladı. Küresel borçluluk oranlarındaki artışa değinerek, “Türkiye’nin toplam borçluluk oranı, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin ortalamalarına göre oldukça düşük bir seviyededir. Bu durum, hem özel sektör hem de kamu için geçerlidir. Türkiye’nin milli gelirine göre tüm sektörlerdeki (hanehalkı, finansal sektör, reel sektör ve kamu) toplam borçluluk oranı yüzde 99 iken, gelişmekte olan ülkelerde bu oran yüzde 245’tir. Düşük borçluluk oranımız, ülkemizin direncini artıran önemli bileşenlerden biridir.” şeklinde konuştu.
Demografik Potansiyel ve İşgücü
Şimşek, dünya nüfusunun giderek yaşlandığını ve bu durumun mali yükler oluşturabileceğini belirtti. “Türkiye, çalışma çağındaki nüfus artışı açısından göreceli olarak güçlü bir konumdadır. Ülkemizin ciddi bir demografik potansiyeli bulunmaktadır. Kadınların işgücüne katılım oranı şu an yüzde 36 düzeyindedir, hedefimiz bu oranı OECD ortalaması olan yüzde 66’ya yaklaştırmaktır. Bunu başardığımızda, ülkemizin ekonomik potansiyelini ciddi şekilde artırmış olacağız.” ifadelerini kullandı.
Yapısal Reformlar ve Gelecek Vizyonu
Türkiye’nin son yıllarda uyguladığı kentsel dönüşüm projeleri ve sosyal konut projeleri hakkında da bilgi veren Bakan Şimşek, “TOKİ, bugüne kadar 1,3 milyondan fazla konut inşa etmiştir. Ayrıca, deprem bölgesinin yeniden imarı kapsamında 450 binden fazla konutun tamamlanması planlanmaktadır.” dedi. Küresel büyümedeki zorluklara dikkat çeken Şimşek, bu bağlamda yapısal reformların, yapay zeka ve verimlilik alanındaki politikaların artırılmasının küresel büyümeye olumlu katkıda bulunabileceğini vurguladı.
Son olarak, “Türkiye için oldukça kapsayıcı bir yapısal reform gündemimiz bulunmaktadır. Yapısal reformlar için gereken adımları atıyoruz ve bu konuda kararlıyız. Aktif sanayi politikalarından beşeri sermayenin geliştirilmesine, yatırım ortamının iyileştirilmesinden sermaye piyasalarında derinliğin artırılmasına kadar kapsamlı bir reform gündemimiz mevcut. Verimliliği ve rekabetçiliği güçlendirerek, büyüme potansiyelimizi artırmayı hedefliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.