Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Diyarbakır’daki Narin Güran Cinayet Davası ve İnsan Hakları Komisyonu

    Diyarbakır’daki Narin Güran cinayet davası, adalet arayışını ve insan hakları ihlallerini gündeme getiriyor. Bu davanın arka planını, yaşananları ve İnsan Hakları Komisyonu’nun rolünü keşfedin.

    Diyarbakır'daki Narin Güran cinayet

    Diyarbakır’daki Narin Güran Cinayet Davası

    Diyarbakır’da devam eden Narin Güran cinayet davasının ikinci duruşması sürerken, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi ve Çocuklara Karşı Şiddet ve İstismarı Araştırma Komisyonu Başkanvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu, duruşmayı izlemek için Diyarbakır’a geldiklerini belirtti. Katırcıoğlu, burada Narin’in yanında olduklarını vurguladı.

    Katırcıoğlu, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

    “Bugün burada, sadece görevimiz gereği değil, 7 yaşında bir erkek ve 4 yaşında bir kız çocuğu torunu olan bir anne, bir kadın ve en önemlisi bir insan olarak bu davayı takip etmekteyiz. Bizim amacımız, benzer olayların bir daha yaşanmaması. Narin, Sıla bebek ve diğer mağdurlar için, komisyonumuzun bu kalabalık heyetiyle ve tüm siyasi partilerden katılan milletvekilleriyle birlikte, Narin kızımızın hukukunu korumak amacıyla buradayız. Komisyonumuz, bu davayı ve benzerlerini takip ederek, gerektiğinde yasal düzenlemeler için çalışmalara başlayacaktır. Bu vahşeti Narin kızımıza kim ya da kimler yaptıysa, suçluların en kısa sürede en ağır cezayı almaları için gereken takibi yapacağız.”

    İlk günden beri suçluların ortaya çıkması ve ağır ceza alması konusundaki çabaları için basın mensuplarına teşekkür eden Katırcıoğlu, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın bu sürece olan katkılarını olumlu bir şekilde değerlendirdi.

    “Diyarbakır Barosu avukatlarının duruşmayı izlerken gösterdikleri samimiyet ve özveri, en kısa zamanda suçluları bulma çabalarını takdirle karşılıyorum. Narin, sadece bizim değil, tüm Türkiye’nin evladı, Türkiye’nin kızı.” diyerek olaya yaklaşımlarının bu yönde olduğunu ifade etti.

    Katırcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

    “Türkiye Cumhuriyeti devletinin adaleti en iyi şekilde ve en kısa sürede yerine getireceğine olan inancım tam. Bu olayla ilgili olarak, Narin vakasının diğerlerinden ayıran bir özelliği var. Genellikle bu tip vakalarda, en yakınları suç duyurusunda bulunur; ancak, Narin’imizin durumunda, maalesef yakınlarından bir başvuru olmadı. Bu noktada devletimiz devreye girdi ve bakanlıklarımız hızlı bir şekilde harekete geçti. Sivil toplum örgütleri ve barolar, Narin’in yanında durarak, başka Narinler ve Sılalar yaşanmaması için büyük bir dayanışma gösterdi. Biz de bu davayı takip etmeye devam edeceğiz ve bu konuda gereken tüm çalışmaları yapacağız. Çocukların üstün yararını her zaman öncelikli hedef olarak kabul ediyoruz. Çocuğa yönelik şiddet, bizim kırmızı çizgimizdir. Bu mücadelemiz, gücümüzün yettiği, ömrümüzün elverdiği sürece devam edecektir. Kimse bu olayın üstünü örtmeyecek; suçlular en kısa zamanda en ağır cezayı alacaklardır.”

    “Mikrofonla Yansıyan İfadeler” Sorusu

    Bir gazetecinin, Narin Güran ve Sıla bebek cinayetlerinin duruşmalarına katılım konusunda Çocuklara Karşı Şiddet ve İstismarı Araştırma Komisyonu Başkanı Cengiz Aydoğdu ile arasında geçen ve açık kalan mikrofonlara yansıyan diyaloğa ilişkin sorusu üzerine Katırcıoğlu, şu şekilde yanıt verdi:

    “Bugün Narin kızımızla ilgili en hassas davayı takip ediyoruz. Böyle bir soru gelmesini beklemiyordum, ancak bu durum daha çok katılım noktasında bir konuşmaydı. Bu tür bir günde böyle bir soruyu beklemiyordum ve olmaması gerektiğini düşünüyorum. AK Parti içinde eleştiri ve istişare kültürü vardır.”