Borusan Boru’dan KAP Açıklaması
Borusan Boru, Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığı açıklamada, 2024 yılı satış tahminlerini güncelledi. Şirket, satış hacmini 1,05-1,20 milyon ton aralığından 1,00-1,12 milyon ton aralığına çekerken, gelir tahminini 1,7-2,0 milyar dolar aralığından 1,6-1,8 milyar dolar aralığına revize etti. Ayrıca, FAVÖK marjının %5-%7 aralığında olacağını belirtti. Yönetim, finansal sonuçlara ilişkin değerlendirmesinde, “2024 yılının ilk dokuz ayındaki zorlu pazar koşullarını, coğrafi ve sektörel çeşitliliğe dayanan iş modelimiz ve hayata geçirdiğimiz verimlilik artırıcı ek önlemlerimiz ile dengelemeye çalıştık” dedi.
Talep Düşerken Gelirler ve Satış Hacmi Arttı
Farklı sektörlerde faaliyet göstermenin bir sonucu olarak talepteki zayıf görünüm, satış gelirlerini etkiledi. Buna rağmen, şirketin satış gelirleri ilk dokuz ayda yıllık %15,0 artışla 1,3 milyar dolara, satış hacmi ise yıllık %32,2 artışla 907 bin tona yükseldi. Bu dönemde, gelir artışına en yüksek katkıyı ise Berg Pipe finansallarının Nisan 2023 itibarıyla finansal tablolarına konsolidasyonunun sağladığı belirtildi.
Gelirlerin Yüzde 81’i Yurtdışı Pazarlardan
Açıklamada dikkat çeken bir diğer nokta, coğrafi çeşitliliğe verdikleri öncelik sayesinde, 9A24 döneminde toplam gelirleri içinde ABD’nin payının geçen yılın aynı dönemine göre 7 puan artırılarak %70’e çıkarıldığıdır. Diğer yabancı ülkelerden elde edilen gelirin payı ise %11 seviyesinde gerçekleşti. Böylece, Borusan Boru’nun gelirinin %81’ini yurtdışı pazarlardan elde ettiği bilgisi verildi.
Verimlilik Artırıcı Önlemler Alındı
Yılın ilk dokuz ayında hammadde fiyatlarındaki düşüş, artan rekabet ve talepteki zayıflamanın pazar koşullarını zorlaştırdığına dikkat çekildi. Bu bağlamda, “Söz konusu önlemler kapsamında, operasyonel mükemmellik merkezi oluşturarak tüm üretim maliyetlerini yeniden gözden geçirdik. Net işletme sermayemizin iyileştirilmesi ve net finansal borç/FAVÖK rasyomuzun düşürülmesi en temel önceliklerimizden biri. Bu doğrultuda yıl içinde stok seviyelerimizi yakından izleyerek iyileştirmeler yapmaya odaklandık. İş süreçlerimizi optimize etme çabalarımız ve müşteri taleplerini karşılamadaki proaktif yaklaşımımız sayesinde stok devir hızımızı geçen yılın aynı dönemindeki 1,78 seviyesinden 3,64’e yükselttik. Genel yönetim giderlerinde aldığımız tedbirlerle, operasyonel giderlerimizi yıllık bazda %14 azalttık ve operasyonel gider marjımızı yıllık bazda 1,4 puan iyileştirdik” ifadelerine yer verildi.
Otomotivde Avrupa’nın Talebi Düşüyor
“Yıl içinde alınan tüm bu önlemlere ve yapılan iyileştirmelere rağmen üçüncü çeyrekte otomotiv iş kolunda ana ihracat pazarımız Avrupa’da, endüstri-inşaat iş kolunda ise hem Türkiye hem de ihracat pazarlarımızda talebin zayıf seyri nedeniyle kullanılamayan üretim kapasitesi finansal sonuçlarımız üzerinde baskı oluşturdu” denildi. Ayrıca, gelirlerinin büyük bir kısmının yabancı para cinsinden olduğundan, TL’nin reel olarak değer kazanmasının maliyetler ve operasyonel giderler üzerinde baskı yarattığı, yüksek finansman giderlerinin de finansal sonuçları olumsuz etkilediği ifade edildi. İlk dokuz ayda FAVÖK’ün 96 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiği ve FAVÖK marjının %7,2 seviyesine gerilediği kaydedildi.
“Zorlu Koşullardan Güçlenerek Çıkacağız”
Son çeyrekte talep zayıflığının ve fiyatlama zorluğunun baskısının devam edeceği öngörüsü ifade edilirken, “Ancak, riskleri dengeleyen iş modelimiz ve aldığımız ilave önlemlerle, bu zorlukları aşarken birçok alanda gelişim fırsatları yaratıyoruz. Bu gelişim fırsatları ve verimlilik odağımız sayesinde, zorlu koşullardan güçlenerek çıkmayı hedefliyoruz. 2025 yılında ise ABD’de altyapı ve proje iş kolumuzda yapmış olduğumuz iş anlaşmalarımızın, pazardaki fırsatlara yanıt verebilecek üretim kapasitemizin ve yerel üretici olarak konumlanmanın avantajlarının finansal sonuçlarımızı desteklemesini bekliyoruz. Yine ABD ve Romanya’da yapmış olduğumuz yatırımlarımızın da 2025 yılında finansal sonuçlarımıza katkılarının artmasını öngörüyoruz” ifadelerine yer verildi.