Yangın ve Sonuçları

Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 21 Ocak sabaha karşı meydana gelen ve 78 can kaybının yanı sıra 133 yaralının olduğu büyük yangına ilişkin açılan davanın ilk duruşmasının dördüncü günü tamamlandı. Otel sahibi ve belediye yetkililerinin de aralarında bulunduğu toplam 19 tutuklu ve 32 sanık hakkında yürütülen yargı süreci, adeta bir hukuk ve insanlık sınavına dönüştü.

Duruşmanın Güncel Gelişmeleri

Dünkü celsede, tutuksuz sanıklardan itfaiye eri İrfan Acar ve Bolu Belediyesi Başkan Yardımcısı Sedat Gülener ifade verdi. Duruşma yoğun güvenlik önlemleri altında saat 10.30’da başladı ve sanıklar ile mağdur ve müşteki yakınları, polis kontrol noktalarını geçtikten sonra salona alındı. Mahkeme başkanı, müştekilerin ifadelerini alfabetik sırayla almaya devam etti.

İlk İfade ve Duygusal Anlar

İlk olarak, yangında oğlunu kaybeden Doktor Yiğit Gençbay’ın Danıştay 9.uncu Daire Başkanı babası Abdurrahman Gençbay (58) söz aldı. Yangın sırasında dışarı çıkan ve ardından tekrar içeri girerek çocuklarını ve diğer tatilcileri kurtarmaya çalışan Gençbay, acı dolu ifadeleriyle dikkat çekti. Babası, “Gözümün önünde sanık yakınları küfürler etti, savunma hakkı kutsaldır ama karşı tarafın duygularını anlaması gerekir,” diyerek öfkesini dile getirdi.

Mahkemeye ve Adalete Güven

Gençbay, “Bu dava tarih boyunca unutulmayacak ve adaletin yerini bulacağı bir dava olacaktır. Organize suçlar ve vergi kaçakçılığı gibi ciddi konular da gündeme getiriliyor,” diyerek, olayın boyutunu ve önemini vurguladı. Ayrıca, olayda yaşamını yitiren Doğan ailesinin üyeleri de duruşmada hazır bulundu. Uğurtan ve Sıdıka Ersin Doğan, yaşadıkları acıları ve kayıplarını dile getirerek, olayın kendilerinde yarattığı derin sarsıntıyı paylaştı.

Yaşanan Trajedi ve Ailelerin Sözleri

Uğurtan Doğan, “Mavi ve kardeşleri, otel sahibi Halit Ergül’ün torunu ve sınıf arkadaşlarıydı. Tatil planları yaparken, aniden başlayan yangın onları yuttu. Saat 03.30 civarında duman her yerdeydi, çocuklar hemen dışarı çıktı ve soğuk havada titrediler,” şeklinde anlatımda bulundu. Sıdıka Ersin Doğan ise, “Yangında yaşamını yitirenlerin yakınlarının acısı tarifsiz. Çocuklarımı kokluyor, onların yastıklarını ve kıyafetlerini kokluyorum. Bu kokular bana yaşadıkları trajediyi hatırlatıyor,” diyerek derin acısını paylaştı.

İhmaller ve Sorumluluklar

Yangında hayatını kaybeden Çocuklar Nehir ve Doruk Sarıtaş’ın ailesi de duruşmada söz aldı. Gülüzar ve Ali Sarıtaş, olayın ihmaller zinciri olduğunu, yetkililerin ve sorumluların hesap vermesi gerektiğini savundu. Ali Sarıtaş, “Burada sırıtıyorsunuz, görmedim, duymadım, bilmiyorum diyorsunuz. Bu kadar vurdumduymazlık olmaz. Sorumluların hesabını vermesi gerekiyor,” ifadeleriyle tepkisini gösterdi.

Son Duygusal Anlar ve İnsanlık Dersi

Öğretmen olan Duygu Can ise, “O gece yaşananlar görev değil, insanlık kusurudur. Çocuklarımın son ses kaydı ‘Anne, seni çok seviyorum’ diyordu. Bu olay, insanlık ve adalet kavramlarının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor,” diyerek yaşadıklarını ve hissettiklerini dile getirdi.