Olayın Gelişimi ve Dolandırıcının Takip Edilişi
Bayrampaşa ilçesinde 15 Nisan günü meydana gelen olayda, 81 yaşındaki Gülfer Ünal’ı telefonla arayan kişi kendisini damat olarak tanıtarak, güvenini kazandı. Dolandırıcı, telefon görüşmesi sırasında yaptığı sahte anlatımlarla Ünal’ı ikna etmeye çalıştı ve onun evde bulunan yaklaşık 400 bin lira değerindeki ziynet eşyasını, bir poşete koyup evden çıkması için kapıya gelen sahte damada teslim etmesini sağladı. Bu süreçte, evdeki yakınlarının durumu fark etmesiyle olay ortaya çıktı ve Gülfer Ünal polisten yardım talep etti.
Güvenlik Kameraları ve Şüphelinin Yakalanması
Dolandırıcılık Büro Amirliği, olay sonrası olay yerinin güvenlik kamera görüntülerini inceleyerek, şüphelinin kimliğini tespit etti. Kamera görüntülerinde, dolandırıcının Ünal ile telefonda konuşurken yürüyüşü ve davranışları net şekilde kayda geçti. Bu görüntüleri detaylı şekilde analiz eden polis ekipleri, olayı gerçekleştiren şüpheli S.K.’yı (36) Pendik ilçesinde yakalayarak gözaltına aldı. Şüphelinin daha önceden 12 suç kaydının olduğu ve çeşitli suçlardan mahkumiyetleri bulunduğu ortaya çıktı. Emniyet işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede tutuklandı.
Gülfer Ünal’ın Anlatımı ve Dolandırıcılık Hikayesi
“Telefonda Kendini Damadım Zannettim”
81 yaşındaki Gülfer Ünal, yaşadığı durumu şöyle anlattı: “Salı akşamüzeri, evde otururken ezan vakti yaklaştı. Bir telefon çaldı, ev telefonu idi. Telefonda kendisini damat olarak tanıtan kişi, ‘Anne ne yapıyorsun?’, diye sordu. Ben de ona, ‘Ezan okunmasını bekliyorum oğlum’, dedim. Sonra, ‘Acil paraya ihtiyacım var’, dedi. Ben de, ‘Var ama bankada’, dedim. ‘Ne kadar var?’ diye sordu. ‘320 bin lira’, dedim. Bir süre oyalandı, namazımı kılıp tekrar aradığında, ‘300 bin lira lazım ama araştırıyorum’ dedi. Bu sırada, teminat olarak bilezik istedi ve ben inandım çünkü damadıma güvendiğimden şüphe etmedim. Telefonda, damadımın sesini ve konuşma tarzını taklit ettiklerini fark etmedim.”
Ünal, ayrıca şunları ekledi: “Daha sonra tekrar aradı ve ‘İstiklal Caddesi 24 numara mı?’ diye sordu. Ben de evet dedim. O da, ‘İşçisini gönderecek, altınları almak için’ dedi. Ben, damadımı aradım ve ‘Kendin neden gelmiyorsun? Niye işçini gönderiyorsun?’ diye sordum, o da ‘Anne, kapat kapını, yat’ dedi. Bu sırada, yanında birileri olduğunu düşündüm ve uyanmadım. Akşam saat 22.00 civarında, kapıya gelen işçiden elimi uzatıp otomatiğe bastım. Poşeti aldılar, montun cebine koydular ve telefonu da damadım zannederek konuştum. Sabah saat 09.00’da telefonum çaldı ve yine damadım olduğunu iddia eden kişi, ‘Anne, uyandın mı?’ diye sordu. Ben de şaşırdım ve durumu anlamaya çalıştım.”
İddialar ve Son Durum
“Eğer Şikayetimi Geri Çekersen 400 Bin Lirayı Geri Verecekler”
Gülfer Ünal, olayın detaylarını şu sözlerle aktardı: “Ben, bankadaki paranın kasada olduğunu ve bu yüzden orada saklandığını düşündüm. Üst katta oturan kardeşimin eşi de bu duruma tanık oldu. Sonrasında, gelinim ve kızıyla durumu konuştuk. Kızım ve damadımın telefon görüşmeleri ve davranışlarıyla olayın aslında dolandırıcılık olduğunu fark ettik. Polisler, güvenlik kameraları sayesinde olay yerini ve şüphelileri tanıttılar. Görüntülerde 4-5 kişi olduklarını tespit ettik. Olayın ardından, mahkemeye başvurup şikayetimizi geri çekmek istediğimizde, avukatımız bize, ‘Mahkemeyi geri alırsanız ve şikayetçi olmazsanız, 400 bin lirayı geri alabilirsiniz’ dedi. Şu an param bana lazım değil, önemli olan bu olayın aydınlatılması ve adaletin yerini bulmasıdır.”
Son olarak, Ünal, yaşadığı korku ve mağduriyetin yanı sıra, olayın her aşamasında polis ve mahkemelerin desteğiyle suçluların adalet karşısına çıkmasını beklediğini belirtti.