Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    ASO ve Sivas Ticaret Odası Ortak Toplantısında Enflasyon ve Kredi Politikaları Tartışıldı

    ASO ve Sivas Ticaret Odası’nın ortak toplantısında enflasyon ve kredi politikaları ele alındı. Ekonomik gelişmelerin değerlendirildiği bu önemli toplantıda, iş dünyası için stratejiler ve çözümler üzerinde duruldu.

    ASO ve Sivas Ticaret Odası'nın ortak toplantısında enflasyon ve kredi

    Nagihan KALSIN

    Ankara Sanayi Odası (ASO) ile Sivas Ticaret Odası’nın ortaklaşa düzenlediği toplantı, dün ASO merkezinde gerçekleştirildi. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir’in katılımıyla gerçekleşen bu önemli toplantıda, ASO Başkanı Seyit Ardıç, enflasyonla mücadelede talep tarafındaki eğilimlerin önemine vurgu yaptı. Ardıç, arzın güçlü kalmasının kritik bir unsur olduğunu belirtti. Özellikle arz tarafında yaşanacak sorunların, ek enflasyonist etkiler yaratabileceğini unutmamak gerektiğini ifade etti.

    Ardıç, “Para politikasında kademeli ve öngörülebilir bir yaklaşım benimsemek daha sağlıklı olacaktır. Mevcut durumda reel sektörün en büyük sorunu yüksek kredi maliyetleridir. Sanayicilerimizin krediye olan yüksek bağımlılığı göz önüne alındığında, yüksek faiz oranları, yatırım ve büyümenin önünde en büyük engel olarak durmaktadır. Bu bağlamda, başta KOBİ’lerimiz olmak üzere sanayicilerimizin acil beklentisi, reel sektörün sürdürülebilir bir şekilde üretime devam edebilmesine olanak tanıyacak uygun faizli ticari kredi mekanizmalarının devreye alınmasıdır” şeklinde konuştu.

    Özellikle üretim ve ihracat odaklı sektörler için düşük faizli bir kredilendirme politikasının hayata geçirilmesinin önemine dikkat çeken Ardıç, sıkılaştırıcı politikaların üretim ve istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini hafifletebileceğini belirtti. “Ayrıca, bu tür bir kredilendirme politikası yalnızca yüksek enflasyon dönemlerinde değil, ülkemizin sürdürülebilir büyüme hedefleri ve orta gelir tuzağından çıkış stratejisi için makro istikrarın sağlandığı dönemlerde de devam ettirilmelidir” ifadelerini kullandı.

    “Etkin bir tasarruf yapıldığı yönünde bir izlenim yok”

    Ardıç, enflasyonla mücadelenin iki temel ayağının sıkı para politikası ve mali disiplin olduğuna vurgu yaptı. “Peki, mali disiplini sağlamada ne kadar başarılıyız? Mali disiplinin sağlanmasında kamu gelirlerini artırmak ve kamu harcamalarını kısmak gibi iki temel politika aracı mevcuttur. Ancak, mevcut durumda yalnızca kamu gelirlerini artırarak mali disiplini sağlamaya çalışıyoruz. Toplumda, kamu sektöründe etkin bir tasarruf yapıldığına dair bir izlenim yok. Enflasyonla mücadelede vatandaşların uygulanan programa inanması son derece önemlidir. İnanmadıklarında enflasyon beklentileri yüksek kalmakta ve fiyatlama davranışları bozulmaktadır. 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’ne baktığımızda, %17,5 enflasyon hedefine karşın bütçe giderlerinin %32,8 oranında artmış olması, kamu mali disiplininin kalitesi ve inandırıcılığı hakkında soru işaretlerine yol açmaktadır. Ayrıca, birçok kalemde beklenen enflasyonun üzerinde artışlar yaşanırken, ekonominin verimliliğini ve rekabet gücünü artıracak kamu yatırımları ve sermaye transferlerinin %4,5 oranında azalması, ekonomik ve sosyal kalkınma hedefleri açısından düşündürücüdür” açıklamasında bulundu.

    “Nadir toprak elementleri stratejik öneme sahip”

    Seyit Ardıç, hızla değişen ve dönüşen dünyada teknolojik gelişmeler ile iklim değişikliğinin gündemin öncelikli maddeleri arasında yer aldığını belirtti. “Küresel rekabet, yaratıcı bir yıkıma neden olurken, ileri teknoloji ürünlerinin geliştirilmesinde ve sürdürülebilir enerjiye geçiş sürecinde nadir toprak elementleri kritik bir öneme sahiptir. Yüksek teknoloji ürünlerinin üretiminde hayati rol oynayan bu elementler, başta elektronik cihazlar, yenilenebilir enerji teknolojileri, savunma sanayii, optik cihazlar ve manyetik malzemeler gibi birçok alanda kullanılmaktadır. Küresel ölçekte talebi sürekli artan nadir toprak elementleri, ülkeler için önemli bir stratejik kaynak haline gelmiştir. 2023 ve 2024 yılı Orta Vadeli Programında yer almasına rağmen henüz ‘Kritik Ham Madde Stratejimiz’ bulunmamaktadır ve bir an önce oluşturulması gerekmektedir. Bu kadar önemli bir alanda geride kalmamamız gerekmektedir” dedi.

    “İşgücü ihtiyacı tüm dünyanın sorunu”

    62 ülkeden 800’den fazla iş insanının katılımıyla düzenlenen zirve kapsamında, Milletlerarası Ticaret Odası Dünya Odalar Federasyonu Küresel Ekonomik Görünüm Anketi’nin sonuçlarını değerlendiren Ardıç, “Küresel iş dünyası, işletmeler için en önemli sorunların ‘iş gücü ve/veya nitelikli iş gücü eksikliği’ ile ‘enflasyon’ olduğunu belirtiyor. Sonuçları görünce bir an ‘Acaba bu anket sadece bizim ülkemizde mi yapıldı’ diye düşündüm. Yakın zamanda enflasyonun küresel bir sorun haline geldiğini hepimiz biliyorduk ancak nitelikli işgücü ihtiyacının sadece bizim değil, tüm dünyanın sorunu olduğunu bir kez daha gözlemlemiş olduk. Rekabetçiliğin giderek arttığı günümüz dünyasında nitelikli işgücü büyük bir gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır” diye konuştu.

    “Komutana değil, erlere ihtiyaç var”

    Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir, sanayi üretim merkezlerinin Ankara, Kayseri, Kırşehir, Sivas ve Nevşehir’deki organize sanayilerde yer edinmesini talep ettiklerini belirterek, “Üretim merkezlerinin bu bölgelere yerleşmesi, devletimizin ve hükümetimizin bunu bir sanayi politikası haline getirmesi gerektiğini bu toplantıda bir kez daha vurgulamak istiyorum” dedi. Özdemir, sanayide eğitim konusuna da değinerek, özellikle meslek liselerinin önemine dikkat çekti ve “Hepimizin ara elemana, yani tabiri caizse komutanlara değil, askerlere, erlere ihtiyacı var” ifadesini kullandı.

    Turan: Faiz indiriminin 2025’e kaldığını düşünüyoruz

    TRAI Yapay Zekâ Zirvesi’nde CNBC-e’nin sorularını yanıtlayan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, faiz indirim sürecine dair beklentilerini açıkladı. Turan, “Faiz indirimlerinin 2024 içinde yapılacağını tahmin etmiyorum. Faiz indirimlerinin 2025’e kaldığını düşünüyoruz. Son aylardaki enflasyon oranını ve asgari ücreti görmek lazım. Enflasyon aylık yüzde 1,5-2’lerde mi, yoksa yüzde 2’nin üzerinde mi olacak? İvmeyi görmemiz lazım. 2025’in ilk çeyreğinden itibaren faiz indirimleri gerçekleşebilir” dedi. Turan, enflasyondaki tahminlerinin bu yılsonu için %40-45 arası olduğunu belirterek, “2025 OVP tahmini çok iyimser” ifadesinde bulundu. Asgari ücret zammına ilişkin soruya değinen Turan, “Değişik yorumlar mevcut. Biri öngörülen enflasyona, diğeri geçmiş enflasyona göre. İşveren ve işçi sendikalarının uyum içinde bu konuda karar vereceklerini tahmin ediyorum” diye ekledi. Turan, “Enflasyonun üzerinde mi artış öngörüyorsunuz?” sorusuna ise “Tam net bir yorum yapmam doğru değil” şeklinde yanıt verdi.