ABD basınında yer alan bilgilere göre, iki gün boyunca devam edecek olan görüşmelerde, ABD heyetini Hazine Bakanı Scott Bessent ve Çin heyetini Ekonomik İlişkilerden Sorumlu Başbakan Yardımcısı He Lifeng liderliğindeki ekip temsil edecek. Bu toplantılar, iki ülke arasındaki ticari ilişkileri şekillendirecek kritik konuları ele alacak ve uluslararası arenada dikkatleri üzerine çekecek.

ABD’li ve Çinli yetkililerin gündeminde, “tarife ateşkesinin” süresinin uzatılması, fentanil kaçakçılığıyla mücadelede uygulanacak tarifeler ve Çin’in yaptırımlarla karşı karşıya olan Rusya ile İran’dan petrol ithalatı gibi hassas konular yer alacak. Bu meseleler, küresel ticaret dengelerini etkileme potansiyeli taşıyor ve taraflar arasında derin müzakereler gerektirebilir.

Tarife Restleşmesi ve İlişkilerde Gerilim

ABD Başkanı Donald Trump, 2 Nisan’da Çin dahil çeşitli ticaret ortaklarına yönelik ek gümrük vergileri duyurmuştu. Çin’in misillemesiyle başlayan tarife gerilimi, ABD’nin Çin ürünlerine uyguladığı vergileri yüzde 145’e yükseltmesine yol açarken, Çin de ABD ürünlerine yüzde 125 oranında gümrük tarifesi getirmişti. Bu karşılıklı hamleler, iki ülke arasındaki ticari ilişkileri ciddi şekilde sarsmıştı.

Tırmanan gerilimler sonrasında, ABD’li ve Çinli yetkililer 10-11 Mayıs’ta İsviçre’nin Cenevre kentinde bir araya gelerek, karşılıklı gümrük vergilerini 90 gün boyunca düşürme konusunda anlaşmıştı. Görüşmelerden hemen sonra, 14 Mayıs itibarıyla ABD, Çin mallarına uyguladığı vergileri yüzde 145’ten yüzde 30’a indirmiş; Çin de ABD mallarına yönelik vergileri yüzde 125’ten yüzde 10’a çekmişti. Bu karar, kısa vadeli bir rahatlık sağlamış olsa da, uzun vadeli etkileri hala belirsiz.

İki ülke yetkilileri, görüşmelerin ikinci turunda haziran ayında Londra’da buluşmuş ve Cenevre’de yapılan ticaret anlaşmasının uygulanması için kapsamlı bir çerçeve üzerinde mutabakata varmıştı. Bu çerçeve, gelecekteki işbirlikleri için temel oluşturabilir ve tarafların devam eden diyaloğunu güçlendirebilir.