AB Dışişleri Bakanları Toplantısından Önce Yapılan Açıklamalar

Saar, AB-Güney Komşuluk Bölgesi Bakanlar Toplantısı öncesinde basına yaptığı açıklamada, yarın gerçekleşecek olan AB Dışişleri Bakanları Toplantısı’ndan çıkacak olası kararlar hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarında devam eden insan hakları ihlallerine dikkat çekerek, AB’nin Tel Aviv’e karşı olası yaptırım uygulama planını değerlendirdi.

Saar’ın Yaptığı Değerlendirmeler ve Yaptırım Tartışmaları

Saar, konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Yaptırımlar konusunda herhangi bir adım atılmasını beklemiyorum. Bu tür kararlar, şu ana kadar hiçbir AB üye ülkesi tarafından kabul edilmedi ve bu durum devam edecektir. Hiçbir gerekçe olmadan alınan kararlar, uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırıdır.”

Saar’dan Basın Mensuplarına Yönelik Eleştiri

İsrail Dışişleri Bakanı Saar, basın mensuplarının Gazze’de yardım dağıtımı sırasında yaşananlara ilişkin sorularını yanıtladı. GHF’nin yardım dağıtım merkezlerinde yaşanan ve sivillerin öldürülmesine neden olan olaylara ilişkin soruları “Abartmakla” suçladı ve ekledi: “Bunlar, medyada büyütülen olaylar. Biz buna alışkınız.”

İsrail ve Hamas İlişkileri Üzerine Görüşler

Saar, sahadaki görüntülerin ve İsrail askerlerinin yardım bekleyen Filistinlilere yönelik itiraflarının ardından, sivil halkın hedef alınmadığını iddia etti. Ona göre, gerçek suçlu Hamas ve onun düzenlediği saldırılar. Saar, “İsrail ordusu sivillere doğrudan ateş açmıyor. Bu saldırıların sorumlusu Hamas ve onun terörist faaliyetleridir,” diye konuştu.

Suriye ile İşbirliği ve Toplantı Detayları

Saar, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ile düzenlenecek toplantıya katılmayı memnuniyetle karşıladığını belirtti. “Aynı toplantıda birlikte olacağız ve gelişmeleri yakından göreceğiz,” diyerek, bölgedeki diplomatik ilişkilerin önemine vurgu yaptı.

İnsani Yardım Krizi ve Güncel Durum

İsrail yönetimi, 27 Mayıs’tan itibaren Birleşmiş Milletler ve uluslararası yardım kuruluşlarının denetimi dışında, ABD ve İsrail kontrolündeki “Gazze İnsani Yardım Vakfı” aracılığıyla sözde yardım operasyonları yürütüyor. Ancak bu yapı, uluslararası toplum ve Filistinli gruplar tarafından reddediliyor. Hamas, bu sistemi “ölüm tuzakları” olarak nitelendirerek, yardımın gerçek amacını sorguluyor.

İsrail, 2 Mart’tan beri Gazze’ye girişleri tamamen kapattı ve sınır kapılarını kontrol altında tutuyor. Yardım tırlarının geçişi neredeyse tamamen engellenmiş durumda olup, sadece sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim sınır kapısından girişine izin veriliyor. Ancak, bölgenin günlük en az 500 yardım tırına ihtiyacı olduğu biliniyor.

Yaşanan İnsanlık Krizi ve Uluslararası Çağrılar

Gazze’de, İsrail’in yoğun bombardımanı, açlık, zorla yerinden edilme ve altyapının yıkımı sonucu büyük bir insani kriz yaşanıyor. 7 Ekim 2023’ten itibaren devam eden saldırılar, binlerce sivilin hayatını kaybetmesine neden oldu. Uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletler, bölgedeki ateşkes çağrılarına rağmen İsrail’in saldırılarına devam ediyor. Uluslararası Adalet Divanı ve çeşitli insani yardım kuruluşları, bölgedeki durumu yakından takip ederek, kalıcı bir çözüm ve insani yardımın sağlanması için çalışmalarını sürdürüyor.